Yankı Bağcıoğlu: Söylediklerimiz Hayata Geçiyor Ama Yetmez, TSK Afetlerde Ana Aktör Olmalıdır

29.12.2025

Yankı Bağcıoğlu,CHP Genel Başkan Yardımcısı,TSK afet yönetimi,Türk Silahlı Kuvvetleri deprem müdahalesi,CHP savunma politikaları,Afetle mücadele stratejisi,EMASYA Protokolü,Türkiye Afet Müdahale Planı , AFAD ,Afet ve Acil Durum Kurulu

Cumhuriyet Halk Partisi Millî Savunma Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Yankı Bağcıoğlu, son günlerde bazı basın yayın organlarına yansıyan, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin afetlerde daha etkin rol alacağına dair adımları “geç kalmış ama önemli” olarak değerlendirdiklerini söyledi. Bağcıoğlu, TSK’nın afetlerde hâlâ “destek unsuru” olarak görülmesinin kabul edilemez olduğunu belirterek, “Bu ülkenin en organize, en yüksek imkân ve kabiliyete sahip kurumunun afetlerde ana aktör olması bir tercih değil, zorunluluktur” dedi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Yankı Bağcıoğlu, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin afetlerdeki rolünün artırılmasına yönelik kamuoyuna yansıyan düzenleme ve planlamalara ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Bağcıoğlu, yazılı açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

“Son olarak kamuoyuna yansıyan ve Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesinde ‘18 Mehmetçik Afet Destek Üssü’ kurulmasını öngören haberleri, TSK’nın afetlerde daha görünür ve hızlı devreye girmesi açısından önemli bir gelişme olarak değerlendiriyoruz. Bu adımlar, yıllardır söylediğimiz gerçekleri doğruluyor. Ancak bu yaklaşım, TSK’yı hâlâ tali bir pozisyonda tutuyor. Oysa afetin ilk anından itibaren sahada olması gereken ana güç TSK’dır. Afet yönetimi yalnızca teknik bir konu olarak değil, doğrudan millî güvenliğin bir parçası olarak ele alınmalıdır. CHP olarak hazırlamış olduğumuz Millî Güvenlik Politikaları Belgesi’nde de bu yaklaşımımız açıkça görülecektir. Çünkü her deprem, her yangın, her sel; devletin reflekslerini test eden bir güvenlik sınavıdır.

Bu nedenle, Türkiye’nin en organize, en disiplinli ve en yüksek imkân ve kabiliyete sahip kurumu olan TSK’nın, afetin ilk dakikalarından itibaren sahada olması hayati önemdedir. Ancak mevcut mevzuat ve uygulamalar, bu potansiyelin tam anlamıyla kullanılmasına engel olmaktadır. Türkiye Afet Müdahale Planı (TAMP) mutlaka revize edilmeli; TSK, Afet ve Acil Durum Kurulu’nda ‘davetli’ değil, daimi ve belirleyici bir unsur hâline getirilmelidir.

Sahra hastaneleri dâhil olmak üzere Askerî Sağlık Sistemi yeniden tesis edilmeli, TSK birlik komutanları olağanüstü durumlarda talimat beklemeksizin inisiyatif alabilecek yasal yetkilere kavuşturulmalıdır. Arama-kurtarma birlikleri, istihkâm unsurları ile hava, deniz ve kara lojistik kapasitesi afetlere hazır hâlde tutulmalı; bu hazırlıklar düzenli ve gerçekçi tatbikatlarla test edilmelidir.”

Bağcıoğlu, CHP tarafından daha önce hazırlanan çalışmalarda ve kamuoyuna yapılan açıklamalarda, afetlere müdahalede TSK’nın rolüne ilişkin net çözüm önerileri ortaya koyduklarını belirterek şu başlıkları hatırlattı:

  • Türk Silahlı Kuvvetleri’nin, Türkiye Afet Müdahale Planı (TAMP) içinde yeniden “Ana Çözüm Ortağı” olarak tanımlanması,
  • Millî Savunma Bakanlığı ve Genelkurmay Başkanlığı’nın, Ulusal Afet ve Acil Durum Kurulu’nda daimi üye olarak yer alması,
  • TSK Doğal Afet Yardım planlarının bölgesel değil, tüm Türkiye’yi kapsayacak şekilde ve farklı senaryolara göre önceden hazırlanması,
  • Arama-kurtarma birliklerinin organizasyon, donanım, uzman personel ve eğitim açısından güçlendirilmesi; hastane gemisi gibi imkânların bir an önce kazanılması,
  • Deniz yoluyla tahliye ve yardım faaliyetleri için Deniz Kuvvetleri’nin liman, iskele ve yükleme-boşaltma bölgelerini sürekli hazır tutması ve bu kapsamda düzenli tatbikatlar yapılması, Denize kıyısı olan illerimiz için afet sonrası kurtarma ekiplerinin ve yardımların deniz yoluyla ulaştırılması için belirlenen deniz limanları ve marinaların güçlendirilmesi,
  • Tüm personelin temel seviye, seçilmiş birliklerin ise ileri seviye AFAD eğitimi alması ve teçhizatın sürekli hazır tutulması,
  • Deprem ve afet riski düşük bölgelerde, her türlü afete süratle intikal edebilecek istihkâm alaylarının kurulması,⁠Yardım getirecek Deniz Kuvvetleri Komutanlığı ile kamu ve özel sektöre ait gemiler şimdiden belirlenmeli ve periyodik olarak görevlendirme listesi güncellenmeli,
  • Afetlerde hayati öneme sahip Askerî Sağlık Sistemi’nin ivedilikle yeniden tesis edilmesi. Askeri sağlık sistemi yerle yeksan edildiği için; hastane maksatlı kullanılacakDeniz Kuvvetleri Komutanlığı gemilerinde görevlendirilecek sivil sağlık ekiplerinin ismen ve tıbbi malzemelerin ise nereden alınacakları şimdiden belirlenmeli ve güncel tutulmalıdır. Sağlık Bakanlığı envanterine özellikle afet durumlarında acil müdahale için kullanılmak üzere Hastane Gemisi dâhil edilmelidir.

Bağcıoğlu, açıklamasını şu sözlerle tamamladı:

“Bugün kamuoyuna yansıyan gelişmeler, sesimizin duyulduğunu gösteriyor. Ancak bu yeterli değildir. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin afetlerde ana aktör olduğu, yetkileri ve görevleri net biçimde tanımlanmış bir sistem kurulmadan bu ülkenin afetlere hazır olduğunu söyleyemeyiz. Bu, siyaset üstü bir yaşam meselesidir.”


Benzer Haberler